Chan güneş doğmadan uyanmış ve dört kilometre koşmuştu, eve geldiğinde Clara'yı yatakta gördüğünde duş almadan, yatağa girmişti. Onun tüm itirazlarına rağmen harika bir sevişmeydi, tamam ter kokuyordu, ama dayanamamıştı. Duşun altında onun vücudunu sabunlarken geç kaldım uyarılarını dinlemeden, yine baştan çıkarmıştı onu. " Chan kahrolası adam beni bir an evvel okula yetiştirmelisin" diyerek, merdivenlerden inerken fermuarla boğuşuyordu Clara.
"Tamam tatlım, on dakikaya oradayız merak etme sen" . Mutfak masasının üzerinden sandviçini alıp, ısırarak kapıya yöneldi. "Clara, Sein leri aradın mı? Akşam buluşuyoruz değil mi?"
" Ah hayır, Teri'nin yavrularını bekliyorlar, veteriner de olabilirler, buluşma ertelendi"