Images

Boş Sayfa






Öylece duruyordu karşımda ve ben onu bir türlü dolduramıyordum. Ne yazarsam yazayım bir
başkasının farklı algısıyla bambaşka bir şeye dönüşecek bir öykü yazmak beni korkutuyordu.

Yeterince imla, sözcük, anlam içeriğine sahiptim.

Üstüne üstlük delice bir tutkuyla kurslara gitmiş, bir dünya yazarın yazdıklarını okumuş, çat pat bir şeyler yazmıştım. Her defasında yazdığımdan kendine göre anlamlar çıkaran okurlara çıldırıyordum. " Öykünü kendin için yaz,bırak boş sayfadan akan sözcükler, anlatı okurun okuduğu ve kendine göre anlamıyla kalsın."

Boş sayfanın korkusunu yaşama yeter ki. Sözcükler başladığında ardı gelir ve mutlak o sayfada bir anlatı vardır. Doluluktan korkma, sen boş olandan kork derdi hocam. Yaza, sile, eksilte çoğalta sayfadaki karakterler seslenir. Yer mahal belirlenir, sözcükler kelime olur seslenir. Tipler bir şekilde tipitipleşir. Olay çıkar meydana sen yaz yaza yaza oluşur hikaye ve mutlak bir şeyler anlatır. Okuru düşünme ve kim ne derse desin sen yine de yaz.

Korkunu yen ve atıl o boşluğa ve başla anlatmaya inan ki başladığında girdiğin o sözcükler sana karakteri olayı ve öyküyü anlatacaktır.

Yüzleşme dedi, karakterin yüzleşemediği o boşlukta saklıydı. Yüzleşmekten korktuğu için o boş sayfada kalmayı seçtiği olay radyo da bir öyküyü dinlerken yarısında fırlayan ve mutfaktaki tezgahtan döndüğünde yaşadığı farkındalık neydi?

Bunu bilemedim, yazarsa öğrenebilirim. Gerçek ya da kurgu bilebilirmiyim? Hayır ben sadece onun yüzleştiği gerçeğin farklı bir anlatısını kendi algımla okur değerlendiririm.

Korkularımı bir tarafa bıraktım ve girdim boşluğa bir şeyler yazdım anlattım. Sadece bir öğrencimin anlatısından yola çıkarak yüzleştim onun adına. Okur mu ? O ne anlarsa..




Nurten Yurt

0 yorum :