Images SEN NE İSTERSEN O SUN (9)

Kate Oslo üniversitesinde mimarlık okuyordu. Projesi onu oldukça uğraştırıyordu, ağaçların olduğu alandan bir otoyol geçirmesi gerekiyordu. Önce bunu bir tünel olarak çizmeye başlamıştı, karanlık onu bunaltınca vazgeçip, ağaçların üstünden geçirebileceği bir köprü çizmeye başlamıştı. Köprünün ayaklarına dolanan sarmaşıklarla tüm betonu yeşillendirdiğinde rahatladı. Şimdi daha çok beğendi renk ışık doğa olmalıydı, beton ve çelik aradaki detaylardı onun için. Çizim masasının ışığını kapatıp, diğer odaya geçerken radyoda Bocelli Ave Maria' yı yorumluyordu. Kahvesini alıp pencereden kampüse giden yolda sonbaharı karşılayan doğayı seyre daldı. Çocukluğu doğanın kucağında geçmişti, Oslo'ya ilk geldiğinde yadırgamış, gördüğü her ağaçla dost olmuştu.

Peki neden çöl olmak istemişti, dün klavyede oyuna başlayabilirsiniz yazısını ilk gördüğü anda tuşlara dokunurken aklına gelen ilk kelime neden çöldü? Dün geceden beri bunu düşünüyordu, becerememişti zaten çöl olmayı. Vaha oluşmasa, kuruyacaktı neredeyse, Fırtınada savrulmuş tepecikleri yok olmuştu, ola ola bedeviye mezar olmuştu. Bu kadar yeşilken çöl olunmuyordu, yatak odasına ilerlerken aynadaki aksini gördüğünde şaşkınlıkla aynaya yanaşıp yüzüne dokundu. Güneşten sonra oluşan çilleri de ne zaman çıkmıştı, dün güneşte kaldığı saatler çok azdı. Oyun on dakika sonra başlayacaktı ve o ne olmak istediğini bilmiyordu, yine dünkü gibi aklına ilk gelen kelimeyi yazacaktı.
Denise bütün günü evde geçirmişti, film seyretmiş, kuğu gölü balesini izlemişti bininci kez. Kimse bilmezdi onun beş yaşından on beşine kadar olan on yıllık Odette rüyasını. Başarılı disiplinli bir kuğuydu o zamanlar, Tim'i tanıyıp ona kapılana kadar. Anne babasının ayrılığıyla başlamıştı her şey, on beşinde düştüğü boşluk tüm hayallerini yutmuştu. Babasını hala affedemiyordu, şu an yaşadığı rezil hayatla onu mu cezalandırıyordu? kendini mi? Seks Shopta onun karşısında dans edişini unutamıyordu, babası onu tanımamıştı bile, ondan sonrada hayat umurunda olmamıştı. Son yedi yıldır yaşamadığı kalmamıştı, şu üç gündür neydi onu böyle değiştiren. Bir oyunda bale yapmıştı sadece, üstelik bu kez parmaklarıyla tuşlara dokunarak yükselmişti.
Arkası yarın..